Biz bu şehirde ıssız sabahların peşinde telef olmuş yaramaz çoçuklardık.
Gece saatlerine kadar dışarda oyanayan,Deniz kenarlarında midye toplayan,
Yıldızlarla ilgili düşleri olan,basit,sevimli,savunmasız ve kırılgan baharladık.
Çok sevildik,sevgi doluyduk.Sevdik,sevildik.Her seven tıpkı öyle sever sandık
Yanıldık,çok yanıldık,dağıldık,toparladık,toparlayamadık,derdimizi olgunlaşmamış
Yemişlere,akşam yıldızlarına ve iklimsiz mevsimlere anlattık,anlaşıldık,anlaşılamadık
Sonumda avuçlarına hüzün birikmiş,gözlerinde derin bir ırmak yatağına babalık etmiş,
Aklı hep çoçukluğumda takılı kalmış yetişkinlikler oluverdik.
Sonrası bu sadece bu...
#iyi geceler🌙
Suskun Adam
S.K
22 Aralık 2016 Perşembe
14 Aralık 2016 Çarşamba
HALEP
Bir şehir düşünün; insanların salonlarına bombalar sofralarına açlık düştü. Çocukların öldüğü tüm dünyada kullanılması suç olarak kabul edilen kimyasal silahlar genç,yaşlı,kadın,çocuk demeden insanların üzerinde denenen kış mevsiminde gelmesiyle birlikte açlıkla imtihanın yanı sıra soğuklukla mücadele de başladı. Halep`te yüz yılın en büyük katliamı oluyor. 300 bin insan 30 cm yere sıkışmış durumda bebekler çocuklar adamlar ölüyor. Kadınlar ise tecavüze uğruyor. Allah'ım sen yardım et. Uyuyamiyorum içim yanıyo. Kim bilir ne haldeler. Nolur dua edelim. Biz sıcak evlerimizde karnımız tok haldeyiz. O kardeşlerimiz ne halde bunun hesabını nasıl vericez. Bu nasıl bi dünya nerde insanlik. Rabbim sen affet bizleri şu zulme sebep olanlari kahrett perişan et. Allahın gazabı zalimlerinin üzerine olsun. Vicdani olan bu gece de halep için dua etsin. Bu olanlari görmemezlikten gelmemeliyiz. Müslüman olarak kardeşlerimizin yanında olmaliyiz. Bu bizim sinavimiz.
😩
😞 Halep'te acı var; Halep'te tecavüz var; Halep'te kan var; Halep'te çaresizlik var; Halep'te katliam var...!!
SUSMA MÜSLÜMAN SUSMAA.!!
Bir şehir düşünün; insanların salonlarına bombalar sofralarına açlık düştü. Çocukların öldüğü tüm dünyada kullanılması suç olarak kabul edilen kimyasal silahlar genç,yaşlı,kadın,çocuk demeden insanların üzerinde denenen kış mevsiminde gelmesiyle birlikte açlıkla imtihanın yanı sıra soğuklukla mücadele de başladı. Halep`te yüz yılın en büyük katliamı oluyor. 300 bin insan 30 cm yere sıkışmış durumda bebekler çocuklar adamlar ölüyor. Kadınlar ise tecavüze uğruyor. Allah'ım sen yardım et. Uyuyamiyorum içim yanıyo. Kim bilir ne haldeler. Nolur dua edelim. Biz sıcak evlerimizde karnımız tok haldeyiz. O kardeşlerimiz ne halde bunun hesabını nasıl vericez. Bu nasıl bi dünya nerde insanlik. Rabbim sen affet bizleri şu zulme sebep olanlari kahrett perişan et. Allahın gazabı zalimlerinin üzerine olsun. Vicdani olan bu gece de halep için dua etsin. Bu olanlari görmemezlikten gelmemeliyiz. Müslüman olarak kardeşlerimizin yanında olmaliyiz. Bu bizim sinavimiz.
😩😞 Halep'te acı var; Halep'te tecavüz var; Halep'te kan var; Halep'te çaresizlik var; Halep'te katliam var...!!SUSMA MÜSLÜMAN SUSMAA.!!
9 Aralık 2016 Cuma
 |
| DOLAŞIYORUM Dolaşıyorum tüm sokaklarda bir avare gibi.Attığım her adımda senin izlerin var.Güneşten yanıp gölgelere kaçsam yine senin nefesin var.Meğer sen nefesimdesin.. Gökyüzüne çevirsem yüzümü yıldız olup parlıyorsun geceme,Geceme.Günün ilk ışıklarına karışıp ilk benim göz bebeklerime saçıyorsun umutlarını. Belkide içime çektim her nefesimde seni biliyor,senin sevgini kana kana içiyorum.Sensizlikteyim biliyorsun.Suskun sanma yüreğime.Gelişinle konuşacak tüm dillerim.Gelmezsen tüm şiirlerim öksüz,gecelerim yıldızsız ve yüreğim hayatın en güzel anında yetim kalacak.Geleceksin biliyorum.Döneceksin inanıyorum. Demli bir çay tadında balkona oturmuş şehre dalmış gözlerimden sen varsın.Kalabalıkların arasında sen misin diye ayaklanıyorum bi anda.Sana benzeyen birisi görsem tüm bedenim sevince boğuluyor bir çoçuk gibi. Yine yoksun, Bıkmadan,usanmadan bekliyorum seni.. Gecenin karanlığında yıldızları izliyor gözlerim.Her yıldızda senin sevdanı hatırlıyorum.Bazen de yıldızlara vebim sevdipim göz bebekleri sizlerden daha güzeldir diye sesleniyorum.Hak verircesine gülümsüyolar bana.Yıldız kayarsa geceden dünyaya senin için bir dilek tutuyorum.Saatlerin farkında değilim.Her bir saatte hasretinde daha çok seviyorum.Bir sigara yakıyorum o yandıkça ben yanıyorum.Yandıkça haykırmak istiyorum... Suskun Adam S.K |
6 Aralık 2016 Salı
 |
| HEY SEN! Sokaklar ne kadar kalabalıkmış bu şehrin hiç fark ettin mi? Birçok giden var ama yine de eksilmiyor kalabalıklar.Belki kalabalık tabiri yanlış,Kalakalmışlar olmalı.Sen giden isen görmemiş olabilirsin.İnsan kabalıkların arasında olup biteni fark edemiyor. Hey sen.. Gidemiyorsan peşinden,üstüne unuttuysan neden geldiğini,birde bilmiyorsan nereden nereye gideceğini işte tam o anda kalakalıyorsun.Kalıyor ,giden yanında ne kadar çok alıp gitsede ,hayaller,umutlar,mutluluklar yarım kalıyor.Birileri gidiyor,birşeyler kalıyor,bir yerler de kanıyor.. Isıız bir kalabalağın ortasında yapayalnız,yani sensizim bütün mesele bu.. Normal olarak evimden en az bana olduğun kadar uzaktayım.Bir yürek kadar yakın olsanda bana hayatım sessiz,sevgisiz İşte böyle geçiyor zaman Hey sen. Sen duymasanda,görmesende gözlerinin baktığı heryerdeyim. Ne varım nede yokum ortalardaym hayallerimin,Ne geri dönüşü var nede gözlerimin gördüğü ışık.. Her yer karanlık.. |
Suskun Adam
S.K
 |
| BURASI.. Buralarda şimdiler bir hüsranın ellerini avuçlamış,Tutkun olduğum ne varsa ağırdan alıyor beni.Stabil herşey.Zaman hızlansın istiyorum.Parçalasın dizkapaklarımı.Sonra yaralarımı sarmak için bir yol bulayım.Öyle bir yol bulayım ki tüm tamah ettiğim silüetlerden,benliğimden,ele geçirilmişliğimden arınayım.. Buralarda şimdilerde bir çoçuk haykırıyor gökyüzüne uçurtması kaybolmuş sahiplenmiş bulutlar tarafından ağlamaklı. Tamda şimdilerde içimde sarsıcı bir boşluk doldurması oldukça zor.Aklımda kurumuş papatya yaprakları.. Ay sallanıyor tamda bu geceden aşağı ve bizler bu geceden nasıl savrulup nasıl toparlanıcağımızı bilmiyoruz. Burası bir iç gıcıklama.Burası bir yürek devrimi.Burası kalbimin beynime baş kaldırdığı o sokak. Burası dünya,diğer deyişle burası,koca bir yanılgı.. Suskun Adam S.K |
 |
| MERDİVENLER Merdivenler biraz eskimiş.. gün geçtikçe hayatın eskidiği gibi,hayat ne kadarda çeldiricidir oysa,elinize aldığınız her anı sıkı sıkı tutup bencillik güdülerinizi yudumlayıp dikleşirsiiz onunla ama hep yenilirsiniz,espirilere gülmeyeli çok olmuş olmalı.. Saat çalışır zaman sanki hiç ilerlemez,siz ilerlersiniz çizgileriniz belirginleşir.Diliniz daha çok kurur,konuşmak daha sevdiğiniz bir eylem haline gelir ve değişirsiniz.İnsan değiştiğini anlayamaz ama öyle bir değişir ki silüetini kendi bile tanıyamaz.Birileri gelir size yalanlar söyler,birileri gider yalan söyleyerek.İnanırsınız,aldanırsınız,yamarsınız ve tekrar giyersiniz yaşamı,yırtar yırtar tekrar baştan yaşarsınız hiç karşılaşmamış gibi.. Mutluluklarınız olur,çok büyük mutluluklar değil öyle,üç beş satır arasında üç beş kahkahada son bulacak mutluluklardan.Sarılırsınız,ipte yürümeye heveslenirsiniz ve yine düşersiniz. Sözleriniz olur kimselere söylenmemiş,birilerine söylersiniz ve karşılığında parası ödenmiş neşeler satın alırsınız.Bir gün bakarsınız '' ilk kez sana,seni seviyorum'' diyenler sizin ona duyduğunuz aşkı iki bardak rakıya meze yapmış dost sohbetinde dillendirmekte.. Kuşlara simit atarsınınız kediler kapar,martılara yuva yaparsınız kartallar yıkar .. Acımasızlaşırsınız,acımassınız,bunalırsınız,zalimleşirsiniz,sevmessiniz sevmeyi,reddedersiniz,direnirsiniz,yapamassınız,zorunda kalırsınız bırakılırsınız.. Aç kalırsınız çalışırsınız,didinirsiniz,daha iyisi daha iyisi hep hep daha iyisini istersiniz. Hırslanırsınız bir liranın bedel olduğunu bilmeyen adamlar tahtınıza kurulur,öylece bakakalırsınız.. Azalırsınız,çoğalırsınız,azaldıkça çoğalırsınız,sevginiz azaldıkça öfkeniz çoğalır ve yaralanırsınız,hep sürüp gidicek yaralarla yaşamaya çalışırsınız, HAYAT BUYSA TÜM İADELER SERBEST..  Suskun Adam S.K |
5 Aralık 2016 Pazartesi
 |
| BİR MASALDIR YAŞAMAK.. Bir masaldır yaşamak,Nice ejderhaların ateş püskürten nefesleri altında soluk alıp veririz doğumdan ölüme kadar.Nice uzak diyarlarda kayboluruz,nice tek gözlü devlerin önünde tir tir titrer yüreğimiz.Bütün canavarların,bütün cadıların,bütün kötü kalpli büyücülerin maske yakmış yüzüne gülümseriz.Bizden öncekilerden alıp sonramıza bırakırız bu acı,hüzün,ayrılık dolu hayat şarkısı.Tilkilere şarkı söylerken dilimizdekilerden çok yüreğimizdekileri düşünürüz. Herşeye rağman,bir masaldır yaşamak. Bir masaldır yaşamak,kötülerin galip geldiği anda aşk dokunur yüreğimize.Ekmek kırıklarının kaybettiği yolumuzu kalbimiz bir deniz feneri olup gösterir bize.Hiçbir tamircinin,hiçbir yorumcunun,hiç bir yazarın yüreğimizdeki en ufak karşılığına bile yorumlayamayacağı eski zaman rüyasıdır aşk.Eskidir çümlü yeni dünyadan nasiplenmemiştir.Hala uzun çayırların süslediği o kırlarda uçarcasına birbirini kovalamak gibidir.Hiç bir şehrin tattıramayacağı bir haldir o.İşte bu yüzden,bir masaldır yaşamak. Bir masaldır yaşamak, gerçeğe dönüşsün diye kurduğumuz tüm hayallerin,dinsin diye beklediğimiz hasretlerin,kavuşsun diye beklediğimiz ellerin arasındaki uçurumda uyandığımızda anlarız bunu.Tüm soruların tek seçeneği imkansız olan cevap anahtarını göz yaşlarımızda işaretlerken biliriz ki,yaşamak bir rüya,yaşamak bir hayal,yaşamak masaldır.Sonra masallarımızın prensi/prensesi gider ve bu masal biter,bu rüya sona erer.Çepeçevre sarıldığımız haydutların arsında yapayalnız kalırız.Bütün acımasız cadılar,kötü kalpli büyücüler,zalim devler aynı anda uzatır zehirli kırmızı elmalarını.Isırırız,bizi bırakıp giden prensesimiz/prensimiz için,sonsuza kadar sürecek bir uykuya dalmak istercesine.Üç elmadan ilkidir bu. Gökten üç elma düşer,ikisi yanaklarımıza.. Suskun Adam S.K |
4 Aralık 2016 Pazar
 |
| Bilirmisiniz aşk nedir? Ruhumuzun en derin iklimlerine bir kadını sarmak ne demektir?Şimdi herkesin bilirim dediğini duyar gibiyim.Aşk biter mi peki?vazgeçebilirmisiniz..yalan olduğunu bidiğiniz şeyleri bile gerçekliğine inanıp tutunur musunuz aşka..bir kaç mevsim geçtikten sonra ağaçlar yapraklarını yeniledikten,birileri öldükten,yeni bebekler dünyaya geldikten sonra ve sabahlar sabhları,günler günleri,hayatlar hayatları kovaladıktan sonra yine olduğunuz yerde saymak nedir bilir misiniz?hiç aşkı kokladınızmı?oksijensiz kaldınızmı?siz hiç beklemeğiniz birini beklerken buldunuz mu kendinizi... Hiç akşam sevip sabah unuttunuz mu?unutmak için çabaladınız mı?aşkın bir kere olacağına inandınız mı öncelikle.Safça,tutkuyla,teslimiyetle,hayranlıkla,nefretle,sevgiyle,sancıyla,özlemle ve öfkeyle harmanladınız mı?siz hiç ağladınız mı?susarak içten içe,kendinizle savaşarak.. Pişman olmadan,yok olmadan,yılmadan savaştınız mı?siz hiç benden vazmıgeçtin diye soran kadına EVET diyebildiniz?hem defolup gitmesini isteyip hem kal demek istediğiniz,kokusuna dünyaları sığdırabildiniz ve gözlerinde kendinizi buldunuz birisi oldu mu? Siz hiç bir kadının aklını okuduğunuz halde dilinden dökülenlere inanmak istediniz mi?İnandınız mı peki inanabildiniz mi,tutanabildiniz mi yokluğunda başkasının ellerini?Başta sevmediğiniz size bakışını,sevgisini gördükçe büyüttüğünüz bir sevginiz varmıydı peki,peki o sizin herşeyi silebilecek kuvvetle olduğunuzu bildimi?Karakterinize rağmen her hatasında,her varışında ,her korkaklığında,her yoruluşunda yanında olmaya çalıştınız mı?Taş kalbiniz bir çok yüreği kırarken bir çok bedeni sakat bırakırken savunmasızca ve aptalca teslim olduğunuz bir aşkınız oldu mu hiç... Karşına geçip sizin bildiğiniz hikayeyi yalanlamasına göz yumarak dinlediniz mi?Perdeyi araladınız mı?onunla ve ruhunuzla baş başa kaldınız mı?sorguladınız mı? binlerce insan etrafınızda dönerken sırf aldatmamak için kapadınız mı gözlerinizi?siz hiç kaybettiniz mi?başka kadınların ruh ayrılığı yaşadığı ilk saatlerde başka adamların kollarına koştuğu bir dünyada siz aylarca beklediniz bir kadına sadık kalabildiniz mi?utandınız mı?şiirler yazdınız mı?siz hiç gittiniz mi?siz hiç yalan dolu dünyaya bodoslama daldınız mı?siz hiç gülüşünüzü haketmeyen insanlara gülüşler armağan ettiniz mi? siz hiç sevdiniz mi?cidden aşık oldunuz mu? Anlıyorum siz aşık olmadınız. Suskun Adam S.K |
 |
| Bazen uykuları kaçıyor insanın.. Aptallıkları sarmayalınca aklının kafesini Nefes alacak yeri kalmıyor.. Ruhu kaçak veriyor gizlenmiş bir düşüncenin peşi sıra.. Bir müzik tınlıyor kulağına Akşamları oluyor en çok.. Bir bebek nasıl mırıldarsa öyle mırıldıyor ay.. Kolları kesik bir suçlu.. Yüreğini kelepçeliyor Susuyor sabah gecenin iç bakışına.. Bazen bir ninni söylüyor insan.. Soluğunun yettiğince.. Özliyecek kimse kalmıyor.. Düşler ülkesine şöyle bir uğrayıp geçince. . İklimleri sevmiyor. Hiç bir gazete manşetine konu olmuyor. Dans ediyor ve bağlıyor gözlerini. Eksilmiş ve eskimiş zihinlere belli.. Bazen insan gülümsüyor kadera dikbaş.. Sazını saklıyor geçmişinden . Tutunuyor özünün yıldızına. Gökkuşağı çiziyor nefesinden.. Bazen insan seviyor.. Tükenmeyecekcesine.. Geçiyor sonra.. Bir gemi geliyor dalgasıyla savuruyor.. Bir yolcu tutuyor yakasından Sürüklüyor.. Kayboluyor... Suskun Adam S.K |
 |
| Merhaba hayat.. Hoşgördüm,henüz yeni tanışıyoruz ve son bulana kadar damarlarımda hiç emin olmayağım senden biliyorum ve sen yalnız değilsin.Sırf bu yüzden acımıyorum sana.Hücrelerimden,ruhumdan,,benliğimden,adımlarımdan,nefes alışlarımdan,benden,bizden,eskiden,yeniden,bunların tümündesin.. Merhaba hayat yeniden merhaba.. Geçen yıl çok çetin geçti.Kızgın değilim çünkü tanımıyorum henüz seni.İnsan dokunamadığı,koklamadığı,duyumsamadığı,düşlemediği neyi tanıyabilirki.. Çoçukken ruhumun oluşmasına sebep olan o halihazır etmelerde bu aralar aklım.Rüyalarımda bile huzuru arıyorum,nerende bilmiyorum.İnsan çoçukken attığı adımların yönünü hesaplıyamıyor,sen bizlere bunu büyünce öğretiyorsun biliyorum. Bazen yolumu şaşırıyorum,büyümedim mi diyorum sonra bir sergideki bir kadın portresi geliyor aklıma.Yüzüm düşüyor.Büyümek bumu diyorum kendime. Bazen dokunduğum herşeyde hissetmeye çalışıyorum seni sonra ellerimi parçalıyorsun.Korkuyorum,ürküyorum,saklanıyorum,nefes alamıyorum Geçiyor elbet,sevmeye çalışıyorum seni,tüm insanlar gibi.Burnumun ucuna bir kar tanesi dokunuyor,büyüleniyorum.Dizlerimin yaralandığı zamanları özlüyorum,en çokta o turuncu akşamlarda dalga seslerini... çok özlüyorum.. Geçenlerde aynada değiştimi farkettim.Bu bana acı vermiyor değil,bana öğrettiklerin bana acı veriyor.Sen durmuyorsun ve sen kahrolası gecede bana yeniden gelmiyorsun.. sanırım bir kere gerçekten yaşıyor insan.. Merhaba hayat.. Deneyimsiz bir gülüş daha getirdim sana.Geçmişten gelen bir gülüş.. Bir direniş belki,bir vazgeçiş daha armağan ediyorum sana. Umursamamayı sen öğrettin,niye bana bu kinin? Merhaba hayat aynana merhaba de.Acımazlığına dökemediğin her göz pınarına ve ulaşamadığın her kıçı kırık buluta merhaba de. Bak bu gece yıldızlar yine parıldıyor,muhteşemler ve hayat sen yine koşuyorsun.Soluklan gel diyorum yüz çeviriyorsun bana canın sağolsun Suskun Adam S.K |
3 Aralık 2016 Cumartesi
Birgün bitecek herşey ve sen çantana atıcak bi mutlukluk bile bulamayacaksın.Kırılıcak düşlü düşünceler,dizleri kanayacak umutların,küseceksin yarınlara.Ağlamaklı olucak ses tonun ben yazdıkça dağılacaksın,kaçmak isteyeceksin ama kaçamıyacaksın,ağlamak isteyeceksin ama onu bile başaramıcaksın.Benim karşıma çıkmak için can atacaksın ama çekindiğin için çıkamayacaksın.Sen her yaptığını ben göricem ama sen beni bir türlü göremiyeceksin.Umrunda değilmişim gibi davranacaksın ama bir gün aklına geldiğimde hüngür hüngür ağlacaksın.Seninle bişey yaşamadık diye düşünüp kendini avutacaksın ama benim gibi biri arayacaksın ve bulamıyacaksın.Hatta sana mesaj göndermiyim diye arkadaşlarını beni uyarması için tembiğliceksin ama aylar sonra keşke atsa diyeceksin. ama öyleyapmıcamı adın gibi bileceksin,bir gün canına tak edip beni arayacaksın benim telefonumu ince bir ses tonuyla bir bayan açtığında yüzün buruşup şok olacaksın.Beni aramak için kendine toparlandığın anda böyle bişey olunca rollerimiz değişecek ve sen düşünmeye başlayacaksın,geç kaldığını anlıyacaksın.
Seneler sonra evlendiğin adamın eski bir dostu olarak çıktığımda şok geçireceksin.Evlendiğin adamla bacak bacak üstüne atıp karşılıklı otururken bize kahve servisi yapacaksın Ama ben hiç pot kırmayacağım merak etme.Bunların olmucağını düşünüp umursamıyacaksın ama herşeyin farkındayım merak etme.Bu sözliceklerimi bana ne başkası nede yanından ayrılmayan kardeşin söylemedi önce bunu kafana yerleştir.Bizim evin oraya gelip balkona çıkmam için can atarken bir yandan da çıkmamı istediğini,sana selam gönderdiğim zaman umursamaz tavırla selamımı aldığını ama gönderdiğim için mutlu olduğunu.O bankta beraber oturduğumuz için o banktan kaçtığını bazen ise inatla o banka oturup kahkaha attığını.O banktan geçerken sarıldığım günü geçirip sonra başka birşey düşündüğünü,bazen beni konuşmak istediğini ama benden konu açılınca ilk kapatan sen olduğunu,yalnız kaldığında hep ikilemde olduğunu ben zaten biliyorum laz kızı kendini kandırmanın anlamı yok..
Suskun Adam
S.K
Merhaba Arkadaş benim adım suskun Adam buda benim hikayem..
Küçüktüm daha.Ağladığımı görmesinler diye saklanırdım hep.Hiç o aptal oyunları oynamadım.
Büyürken sorumluluk ve endişe çoçuklara hissettirilmez,bi anda omuzlarına verilir.Karşıma
kilomdan daha ağır sorumluluklar çıktı,Karanlıktanda çok korkardım ama kimseye söylemezdim.
O gecelerde karanlığa yalvarıp, onunla dertleşirdim.Hiç olmadı mavi kadar güzel hayaller kurardım
''Allah'ım bütün mavileri bana ver hepsi benim olsun''Çoçuk aklı işte fazla basmaktı..
Bisiklete binmeyi öğrenememiştim henüz ama hastane bahçesindeki banklarda uyursam hastalanıcağımı biliyordum.Yaşıma göre çok yanlış şeyler öğrenmiştim.Bazen hayat karşısında
çok şaşırıyordum.Büyükler hep boşver dedi bana ama ben boşveremedim ama yinede uslu
bir çoçuktum,dedim ya boşveremedim ama boşveremediğiöi hissetdirmedim.Zaten hissetmedikleri
istedim zaman onlar bunu istememişti.Çoçuktum daha göz yaşlarımı gözümde tutabilecek kadar güçlü değildim ağladım,çok ağladım onlara göre erkek değildim çünkü ERKEKLER AĞLAMAZDI.Benim hissetdiğim cehennemde ölmekti dünyada yaşamak değil.Yinede kendimi öldüremedim.Çoçuktum dedim ya ben çoçukken çok beceriksizdim
Gözlerim kapanıyor,sessiz bir gün daha dayanamıyorum.Ulan ben ilk defa böyle yalvarıyorum,her satırımda kayboluyorum.Nefes alamıyorum ki nasıl yazayım.Et kemikten ileri gidemedim.Ruhum bugün bi serüm şişesinde göz yaşlarını akıtıyor.Hani nerdesiniz?sözlerimiz arkadaş etti birbirine
yalnızlığı.Peki şimdi nerdesiniz?Yine tek başına kaldı yalnızlığım.
Kaçmadım lan ben anlamıyorsun bari sus,yorum yapma.Kendini ölürmek kolaymı sanıyorsun?
Sen eline kaç kere falçada alıp tüm öfkeyle damarlarına sapladın?
Aylar sonra mutluluğu kolundan akan kanlarla gözlerinin karardığı hissetdin?
Kalbinin atış hızını hissederken buçakla onu çıkarmaya çalıştın?
Zorlukmu görmedik dönemedin arkanı?
Yıllarca sustum konuşurcam kalbini çıkarmak istiyecektik.Dayanamazdın,sustum.
Konuşayım mı?
Defalarca giden birini nasıl kabul edersin?
Unutmadım ama hiç birşey düşenemiyorum.Canım hiç böyle yanmamıştı,Gözlerim hiç böyle karanlık olmamıştı.Sözlerim hiç böyle keskin olmamıştı.Sana yemin ederim anlatamıyorum içimi,dökemiyorum.İçimde taşıdıklarımı kaldıramıyorum bazen.Gözlerimi açtım,günün kayboluşlukları istemezcesine.Hayatın sorumluluklarını sırtında eğilmeden taşımak ve güçlü durmanı gerektiricek en büyük mücadeleydi içimdeki.Kaybolmak istemiyordu gözlerim ama güne uyanıyordu.Yaşıyordu ama nefes alamıyordu.Küçükken kurduğun hayallerin arasında büyüdüğünde insanlara sinirli bakacağın yer almaz ama büyüdüğünde karşılaştıkların küçükken karşılaştıkların gibi değildir.Elinde bir elme,sırtında bir kanat ve melekleri andıran gölgesiyle büyüdüğünün göstergesi.Büyüdüğünde bu kadar kaybolmamalı insan.Küçükken olduğumu gibi dünyası mavi olmalı.Karanlığa girdiğinde insan yüzü çok zor buluyor.Yönetim şekli çok kötü.Ben isyan ettim.Gözlerim kayboldu karanlıkta.Ruhumu cümleler,vücudumu ruhum yönetiyordu.Bu yönetim şeklini daha çok beğenmiştim(umarım ne demek istediğimi anlamışınızdır.Ucunun dokunduğu bi konuya saygım var).
Suskun Adam
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)